23.10.2012

Pilav ve Kızartma Üzerine | Uzman TV Kamera Arkası


Efendimmmmm, tam bir ay kadar önce Uzman TV ile bir çekim gerçekleştirdik hatta çekim günü size Facebook ve Twitter üzerinden canlı yayın yaparak, sizinle bir kamera arkası fotoğrafı sizlerle paylaştım. Nihayet bir süre önce videolar yayına girdi, sıra yazısını yazmaya geldi.

21.10.2012

Pando Bal Kaymak | Beşiktaş


İnsanoğlu bazı konularda kendi içinde çelişen ilginç bir canlı. Mesela sütü kaymaklı içemeyen, yoğurdu kaymaklı yiyemeyen ben tam bir kaymak düşkünüyüm. Kahvaltıda, ayva tatlısında, kadayıfın üzerinde  ya da kendimce yakıştırdığım tatlıda tuzluda kaymak arar damağım. Hatta bazen bu düşkünlüğüm beni ürpertir ve bundan sebep zaman zaman evde kaymak bal ikilisini pek bir araya getirmemeye çalışırım. Velev ki bal ve kaymak ikilisi evdeyse durum şudur. Öncelikle kahvaltıda çayla 3-4 dilim ballı kaymaklı ekmeği afiyetle yerim. Ardından gün içinde bu kaymak hemen tüketilmeli durdukça bozulur, son kullanma tarihi geçer gibi kendime haklı bahaneler çıkararak buzdolabına sinsice yaklaşıp ballı kaymaklı dilimler hazırlarım. Böylece, kendini durduramayan ben sayesinde 200 - 300 gramlık kaymak 2 günde biter gider.

3.10.2012

Karpi | Beylerbeyi


Kendimi bildim bileli yemek ayırt etmem, pek çok yemeği severim, denerim hatta hapur hupur yerim. Bazıları vardır ki lafı bile geçse ağzımı sulandırır, tokken acıktırır. Memleketimin pidesi de bunlardan biridir. Beni mutluluktan uçurur. 

Tabi sadece Nazilli'nin değil Trabzon olsun Samsun olsun başka şehirlerimizin de pideleri meşhurdur. Ancak çoğu zaman kötüsüne denk geldiğimden sebep Nazilli dışında özellikle İstanbul'da pide yememeye yeminliydim ta ki bir grup Trabzon'lu arkadaşım beni Karpi'ye götürene kadar. 

24.08.2012

Hepsi Dalından, Bağından, Bahçesinden, Bostanından

Hani Ahmet Kutsi Tecer'in bir şiiri vardır. Şu dörtlükle başlayan "Orda bir köy var uzakta, O köy bizim köyümüzdür, Gezmesek de tozmasak da, O köy bizim köyümüzdür." Benim için de uzaklarda Burdur'un Yeşilova ilçesine bağlı bir Güney kasabası var. Ama ben geziyorum tozuyorum oralarda. Çünkü babaannem ve dedem yaşar orada. Çocukluğumdan beri her yıl onları ziyaret eder, bir süre vakit geçiririz. 

Dedemin bağları bahçeleri vardır orada. Sağlığında ektirip biçtirirdi oraları. Şimdi babam ilgileniyor bağ ve bahçelerle. Temmuz ayında babamla birlikte bir kaç günlüğüne babaannemi ziyarete gittik. Fırsat bu fırsat deyip ben de etrafı fotoğraflamaya ve eskisi gibi her şeyi tazecik dalında görmeye tatmaya karar verdim. Sabah 6'da kalkıp bahçeleri dolaşmaya başladık babamla. 


İlk durağımız susam tarlası. Simitin, poğaçanın hatta suşinin üstünde görmeye alışık olduğumuz tahinin hammaddesi bu bitkinin bu halini görmeyince zihinde canlandırmak zor. Ama işte kendisi bu, "Çiceği Burnunda Yaş Susam."

19.08.2012

Mutlu Bayramlar!

Bir ay boyunca sabırla tutulan oruçların, çoşkulu Ramazan Ayı'nın ardından nihayet bir bayram daha geldi, çattı. Genelde bayram demek anneanne ya da babaanne evinde toplanmış bir dolu kuzen, teyze, dayı, hala ve amcadır. Diğer bir deyişle kalabalıklık, gürültü, şen kahkahalar, ziyaretler, lezzetli sofralar ve berekettir.

Bayram günü, sabah erkenden kalkılıp bayramlaşılır. Büyüklerin elleri, küçüklerin gözleri öpülür. Bu kucaklaşma merasimi ardından büyükler küçüklere bayram harçlığı verir. Çocuklara demedim farkındaysanız çünkü hala bayram harçlığı alıyorum da :) Bayram namazı sonrası mükellef bir sofrada kahvaltı yapılır. Ardından bayram ziyaretleri olur. Ziyaretlerde baklavalar, tatlılar ve çaylar ikram edilir. Hatta, bazen günün sonuna doğru misafir elini göbeğinin üstüne koyarak "Bugün çok yedim artık almayayım." diyerek tatlıyı reddeder. Klasik Türk ev sahibesi, "Vallaha olmaz. O kadar uğraştım bir tadına bak." diye ısrar eder. Öyle bir ısrardır ki Sultan Süleyman olsan reddemezsin :) Derken her ziyaret tatlılar ve ikramlar löpür löpür götürülür. Bu yüzden de pek bir bereketlidir bayramlar.   

Bayram sohbetlerinin ana konularından biri büyüklerin nerede o eski bayramlar diye dert yanmasıdır. Genelde, kendi çocukluklarında yaşadıkları bayram anılarını ve geleneklerini anlatırlar. Mesela, dedemin çocukluğunda arife günü mahallenin çocukları toplanıp yanlarına birer değnek alırlarmış. Ardından evlerin kapısını "çörek börek yağlı börek" diye seslenerek çalarmış. Ev sahibi çocukların değneklerine delikli akide şekerleri, kuru incirler ve dibile adı verilen bugünün kreplerini andıran çörekler dizermiş. Eminim sizin de keyifle dinleyip hatta zaman zaman keşke şimdi olsa dediğiniz niceleri mevcuttur. 


Herkese kalabalık aileler içinde nice mutlu ve bereketli bayramlar dilerim.

photo by Gokenzi

16.08.2012

Tahinli Kek

Zaman zaman evde kendime kek yapmak isterim ama tariflerin hep çok kişilik olmasından dolayı vazgeçerim. Ne de olsa hepsini bitiremeyeceğim ve keke yazık olacak. Bu yüzden pek kek yapmam anca misafir gelecek de öyle, kendim için değil yani. Halbuki zaman zaman kendimiz için de bir şeyler yapmalı, ziyafet çekmeliyiz öyle değil mi? Bir gün ChefsTable’da katıldığım bir iftar davetinde bu derdime Şef Serkan Bozkurt tarafından son verildi. O gün kendisi bize mini mini leziz mi leziz “Tahinli Kek” yaptırdı. Eğer sen de benim gibi böyle bir dertten muzdaripsen bu tarif senin de işini görecek emin ol ;)

13.08.2012

Tropik Salata


ChefsTable Mutfak Okulu'nda, Metro Toptan Marketleri davetiyle keyif iftar yemeğini sizlere burada aktarmıştım. Arayı açmadan "Tropik Salata" tarifini yayınlıyorum. Bakalım beğenecek misin? 

11.08.2012

ChefsTable'da Metro Toptan Marketleri ile İftar Vakti

Hepimiz biliriz ki Ramazan'da adettir iftara misafir çağırmak ya da misafirliğe gitmek. Ev sahibi elinden geldiğince en güzel yemeklerini yapar, itinayla sunar. Türk milleti olarak her zaman misafire çok özen göstersek de bu itina iftar sofralarında tavan yapar. Kanaatimce, bu kadar özen hem misafir ağırlamayı sevmemizden hem de ramazan coşkusundan kaynaklanıyor. Bu yüzden ben pek bir severim iftar sofralarını ve sohbetlerini.

Bu yıl daha Ramazan başlamadan Ramazan’ın 10. günü için bir iftar daveti aldım. Bu sefer davete çağıran teyzem, halam yahut komşum değil Metro Toptan Marketleri'ydi. Üstelik de ev sahibi ChefsTable yani şef Serkan Bozkurt’tu. Tabi ki, bu davet beni çok mutlu etti ve katılacağımı belirttim. 

İçeri girdiğimde şefimiz Serkan Bozkurt, Metro Marketleri Kurumsal İletişim bölümünden Ayla ve Bilge Ceylan, ChefsTable çalışanları beni güler yüzle karşıladı. Davetliler arasında blog yazarı arkadaşlarım TijenAslı, Gülfem, Özge, SibelTümayÖzgeBerna ve Ayşen vardı. Bir kısmıyla daha önceki etkinliklerden, bir kısmıyla internet aracığıyla tanışıyorduk. Bir şekilde tanışan ve ortak zevklere sahip olan bu grup bir araya gelince keyifli sohbetler, neşeli kahkahalar aldı başını yürüdü.  

Ramazan Ayı'nda Bir Çocuğumuzu da SEN Güldürmek İster misin?

LÖSEV, Türkiye genelinde yaklaşık olarak 11.500 lösemili aileye mutluluk kolileri dağıtıyor.

Vakıf, zorlu tedavi sürecinden geçen lösemili ve kanserli çocukların moral kazanmaları için Türkiye’nin dört bir yanında Ramazan’da iftar yemekleri de düzenleyerek yüzlerce aileye ulaşıyor. Eğer sen de bir koli mutluluk armağan etmek istersen farklı paketlerdeki yardım seçeneklerinden en uygununu seçip bu kutsal ayda desteğini gösterebilirsin.



Detaylı bilgi için www.losev.org.tr sitesi veya www.facebook.com/losev0660 Lösev Facebook sayfasını ziyaret edebilirsin. Lösev’i Twitter’da da @losev1998 hesabından takip edebilir, #LosevHayatVerir hashtag’i ile paylaşımlarınla destekleyebilirsin.




Bir bumads sosyal sorumluluk içeriğidir.

23.07.2012

Çömlek Kuru Fasulye | Çamlıca

Bir İstanbul sevdalısı olarak, İstanbul'un her yeri gözüme başka güzel görünür. Her seferinde hayran olurum. Bu hayranlığımın doruk noktasına ulaştığı yer de Büyük Çamlıca Tepesidir. Bilenler bilir ki Arnavutköy'den Eminönü'ne Adalar'a kadar Anadolu ve Avrupa yakası'nın tüm kıyı şeridi ve yukarılara uzanan sırtları gözler önüne serilir. Gecesi ayrı gündüzü ayrıdır bu manzaranın. Bu kuşbakışı, geniş açılı görünümü İstanbul'a  gelen her misafirime gösteririm. Yani evime İstanbul dışından misafirliğe gelen herkesin yolu bir de Çamlıca Tepesi'nden geçer :))

Annemcim beni ziyarete geldiğinde Çamlıca Tepesi'ne gittik ve manzarayı seyredurduk. İyi güzel de manzara tek başına karın doyurmuyor ki. Girişte Çömlek Kuru Fasulye ilgimi çekmişti. Haydi bir deneyelim diyerek kendimizi Çömlek'te bulduk.

Ee adı üstünde kuru fasulyeci, elbette ki kuru fasulye yiyeceğiz. Menüye bakmaya bile gerek yoktu aslında, ama genel olarak ne var ne yok merak ettiğimden menüyü inceledim. Kuru fasulye'nin yanı sıra menüde ızgara çeşitleri, köfte, pilavlar, tatlılar da var.